14 Aralık 2015 Pazartesi

PKK’nın Barzani Sancısı!...

PKK’nın Avrupa’daki yayın organlarından Yeni Özgür Politika Gazetesi’ne Hüseyin Ali mahlasıyla yazı yazan, KCK Yürütme Konseyi Üyesi Mustafa Karasu, Mesut Barzani’nin Türkiye’ye yaptığı ziyarete ilişkin değerlendirmelerin de yer aldığı "Sur'a  Saldırı, Amed’in Ruhuna Saldırıdır” başlıklı yazısında, PKK’nın “hendek” stratejisiyle sürdürdüğü terörizmi perdelemek için akla ziyan iddialarda bulunuyor. 

Mustafa Karasu, “Polisler, askerler, özel harekâtçılar, Esadullah timi denilen JİTEM artıkları Amed’de şehrin en eski yerleşim yeri olan Sur içinde cami, minare, han hamam demeden yakıyor ve yıkıyor ama basın ‘teröristler yıktı’ diye yalan propaganda yapıyor” diyerek, ifsatçılıkta yeni bir çığır açıyor. PKK bunu -kara propaganda ve dezenformasyonla toplumu manipüle ermeyi-  hep yapmıştır ve yapacaktır da. Çünkü PKK’nın beslendiği ana kaynak bu yöntemdir.

Emperyalist devletlerin Orta Doğu’yu kan gölüne çevirdikleri, yüz binlerce insanın öldürüldüğü, milyonlarcasının evinden ve yurdundan edildiği, bölgenin yeniden şekillendirilmeye çalışıldığı bir ortamda Barzani’nin Türkiye ziyaretini; “Mesud Barzani Türkiye'yi ziyaret etmiştir. Bu ziyaretin ilk önce MİT’le görüşmeyle başlaması, bu gidişin amacı ve içeriğini ortaya koymaktadır. Ziyaretin MİT’le görüşmeyle başlatılması ise Güney Kürdistan ve Kürt gerçeğine gösterilen yaklaşımla ilgilidir. Bu, bilinçli bir ayarlamadır. MİT’in şu anda en fazla uğraştığı, Kürt halkının özgürlük mücadelesinin tasfiyesi konusudur. Bu açıdan MİT görüşmesinin yüzde 80’i PKK'ye karşı nasıl mücadele verileceği üzerinedir”diyerek değerlendirmeye çalışan Karasu;  örgüt merkezli pragmatizmi esas almıştır. PKK'nın   geçtiğimiz yıl da Barzani için “Sünni Araplar, IŞİD ve diğer terörist gruplarla Musul’un işgali için Ürdün’de toplantı yaptı” iftirasında bulunduğunu hatırlatalım.

Mesut Barzani Türkiye’ye gerçekleştirdiği ziyaret sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ile birlikte, aralarında Eş Başkan Figen Yüksekdağ, Leyla Zana, Osman Baydemir, Dengir Mir Mehmet Fırat, Ahmet Türk ve Nazmi Gür’ün yer aldığı HDP heyetiyle de bir görüşme gerçekleştirmiş, görüşmede; şiddetin azaltılarak hendeklerin kapatılması gerektiğini ifade etmişti.  Mustafa Karasu, Barzani’nin bölgenin geleceğini ilgilendiren görüşmelerin yapıldığı temaslarını görememiş, PKK faşizmini yansıtan bakışını bir kez daha kamuoyuna yansıtmıştır. 

PKK’nın katı Stalinist anlayışına karşılık, Barzani’nin “hiçbir Kürde karşı silah kullanmayız, kan dökülmesine izin vermeyiz” anlayışı yan yana getirildiğinde, PKK’nın gerçek profili bir kez daha ortaya çıkarmaktadır.

Bir yandan, kan ve gözyaşından nemalanan uluslararsı istihbarat örgütlerinin kontrolündeki PKK, diğer yandan Irak bataklığında kendisini halkına adamış KDP lideri Mesut Barzani.

PKK’nın Barzani karşıtlığının nedenleri incelendiğinde akla ilk olarak Türkiye ile olan dostane ilişkileri, bölge petrolü ile Kürtler üzerindeki güç ve iktidar mücadelesi gelse de ana neden Barzani'nin İslami kimliği ve geçmişten kaynaklı Kürtler nezdindeki misyonudur.

Bugüne kadar yüz bin Kürdün ölümüne sebebiyet vermiş olan PKK; katı, totaliter ve örgütsel oligarşizmi hedef almış silahlı bir yapılanmadır. PKK bu kimliğe, ziyadesiyle gerçekleştirdiği örgüt içi infazlarıyla ulaşmıştır.

Türkiye’nin, son dönemlerde Rusya-İran ve Irak ile yaşadığı sorunlar ve bölgede oluşabilecek muhtemel yeni krizler öncesinde, Barzani’nin Türkiye ziyareti oldukça manidardır. Türkiye’nin doğalgaz konusunda Rusya ve İran’a olan bağımlılığı göz önüne alındığında, enerji alanındaki işbirliği ile birlikte, ziyaretinin önemi daha iyi anlaşılacaktır.

Tarihte bölgenin barışı ve kardeşliği adına İdris-i Bitlisi ve Said Nursi’nin yüklendiği rolü, bugün Mesut Barzani sürdürmektedir. Barzani’nin son Türkiye ziyaretiyle birlikte,  Orta Doğu başta olmak üzere tüm dünyaya yeni bir Türk-Kürt ittifakının temellerinin atıldığı mesajı  verilmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder