18 Mart 2015 Çarşamba

Anne!...

Anne!
Dün gece bir kez daha rüyalarımı süsledin.
Yüzün ay gibi parlıyor, gözlerin nur saçıyordu…
Kucağın her zamanki gibi sımsıcaktı.
‘Sen kimin sevgilisisin?’ diye sorduğumda,
Eksik etmediğin o tatlı tebessüm ile bakıyor,
Her zamanki gibi “Küçük oğlumun” derken,
Dilinden baldan da tatlı
Sevgi ve şefkat dolu sözler damlıyordu.


Elinden tutmuş, “kâinatın merkezi”ne doğru yürüyorken,
Hasretinden mi, özleminden mi bilemiyorum,
Ansızın benim de “sol yanım”a acı bir sızı giriyordu.
Nefesim kesilip tam da düşmek üzereyken,
Kollarına alıp sımsıkı sarıldığında,
O mübarek tenin, yine cennet kokuyordu anne!

Rüya da olsa bitmeseydi keşke o güzel anlar.
Sahi ya hayat da bir rüya değil miydi?
Hakikatle yüzleşeceğimiz ana kadar
Devam edecek olan “tatlı” bir rüya…

Memdoğlu...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder