10 Ocak 2016 Pazar

Bad-ı Saba!...


Ey Bad-ı Saba!

Merhaba.
           Hiç esmiyor, selam da vermiyorsun artık...
           Oysa ki!
           Senden haber bekleyen,
           hüzünlü bir kalp, yaralı bir yürek vardı.
           Unuttun mu?...


Hatırlar mısın?

Fecr ile birlikte
açık penceremizden içeri girer...
sadece hanemize değil,
gönlümüze de ferahlık ve huzur verirdin...

Hatırlar mısın?

Şafaktaki o esintilerinde,
ağaç dalları kıyama durur...
yapraklar ve dallara konan kuşlar ise
"Hû" der, zikre başlardı...

Hatırlar mısın?

Yağmur ile birlikte coşan akarsular
toprağa, toprak nebatata, nebatat
insanoğluna nazire yapardı..
İnsanoğlu?

Ah insanoğlu!

Kuşların bile göç etmediği zemheride,
insanları yerinden ve yurdundan ederek
göçe zorlayan,
merhamet yoksunu insanoğlu (!)...

Merhamet...

Mehmet Memdoğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder