Gönül-hanemiz
şenlendi, şükürler olsun.
Büyüttük,
kokladık, evlat ayrılık…
İbretle
baktık biz bu dünyaya.
Geldik,
gördük, gidiyoruz ayrılık…
Bülbüller
konardı gamzelerine…
Ansızın
geldin, çattın ayrılık.
Yâr
diye inledim, bekledim durdum.
Sundun
acı şerbetini, içtim ayrılık…
Gözlerin
âlem’deki pencereydi…
Kör
ettin, kararttın, elem ayrılık…!
Sonu
vuslat mı bilemedim?
Rüzgâr
olup estin, kırdın ayrılık!
Mum
gibi erirken hasretinle ben…
Pervanem
oldun, döktün ayrılık.
Kalbimde
yeşeren sevgi çiçeğimdin.
Sararttın
ruhumu, kuruttun ayrılık…
Ölüm
kavuşmaktı, belki de…
Derdime
çare, olmadın ayrılık?...
Yürekteki
yangını söndüremedin,
Yanan
ateştin, kor ettin ayrılık…
Memdoğlu...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder