Cumhuriyet Türkiye’si, tarihinde yine bir ilki
yaşadı. Cumhurbaşkanı doğrudan halk tarafından seçildi. 10 Ağustos 2014, Türkiye’de
ileri demokrasi açısından önemli bir tarih oldu.
Cumhurbaşkanı seçimlerinin bir başka ilki ise yurt dışındaki
Türkiye Cumhuriyet vatandaşlarının gümrük kapılarına gelmeden bulundukları ülke
büyükelçiliklerinde oy kullanmalarıydı. Beklenilen katılımın olmaması ayrı bir
araştırma konusu.
Cumhuriyet Türkiye’sinde ilklere sahne olan
Cumhurbaşkanı seçiminin en renkli adayı şüphesiz Selahattin Demirtaş oldu. HDP’nin
Cumhurbaşkanı seçimine aday göstermesi, Türkiye’nin normalleşmesi açısından çok
önemlidir. Selahattin Demirtaş’ın HDP tarafından aday gösterilmesine itiraz
etmiş biri olarak, seçim çalışmaları süresince kullandığı dil ve vermiş olduğu
mesajlar nedeniyle Demirtaş, bizden de gerekli taktiri hak etmiştir.
Cumhurbaşkanı seçim dönemi propaganda çalışmaları
beklenildiği kadar renkli ve çekişmeli geçmedi. Bunda adayların propaganda
faaliyetlerinde izledikleri çalışma metotları etkili oldu. Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan her zamanki gibi Türkiye’yi dolaşmayı, düzenlenen mitinglerde
halka hitap etmeyi seçerken, Ekmeleddin İhsanoğlu ve Selahattin Demirtaş daha
çok kapalı alan toplantılarıyla seçim çalışmalarını sürdürdü.
Birçok ilki bünyesinde barındıran Cumhurbaşkanı
seçim çalışmalarında, CHP ve MHP’nin ortak adayı Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu,
yapmış olduğu siyasi gaflarla tarihe geçti.
Bir başka tarihi vaka ise Enerji ve Tabi Kaynaklar
Bakanı Taner Yıldız’ın, Cumhurbaşkanı seçim sonuçlarının tasnifinde elektrik
kesintilerinin olmaması için tüm önlemlerin alındığını ve hiçbir “kedi”nin elektrik
trafolarını sabote edemeyeceğini açıklamış olması oldu.
Recep Tayyip Erdoğan, Ekmeleddin İhsanoğlu ve
Selahattin Demirtaş’ın yarıştığı seçimin galibi, -resmi olmayan sonuçlarına
göre- beklenildiği gibi AK Parti Genel
Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan oldu. İl ve bölgelerdeki oy oranlarına
bakıldığında 30 Mart yerel seçimlerinden çok da farklı olmayan seçim
sonuçlarında, Başbakan Erdoğan Türkiye Cumhuriyeti’nin halk tarafından seçilmiş
12. Cumhurbaşkanı oldu. Seçim sonuçlarına saygı göstermek, kendimize saygı
göstermek demektir. Vatana, devlete, millete hayırlı ve uğurlu olsun.
Türkiye karşıtları uluslararası kesimler ile seçimde oy
kullanmayan Türkiye'deki kimi marjinal gruplar, Cumhurbaşkanı seçime katılımın
düşük olduğunu göstermeye çalışıyorlar. Bununla, seçimlerin "meşruluğunu" tartışmaya
açıp, Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan'ı yıpratmak için yeni bir
"mühendislik" çalışması başlatacaklardır.
Oysaki aynı
kesimler, geçtiğimiz Mayıs ayında Mısır’da gerçekleştirilen Cumhurbaşkanı seçiminde,
üç kez uzatılmasına rağmen ancak %47 katılımın sağlandığı seçimde Abdülfettah
El Sisi’nin meşruiyetini tartışmamış ve Cumhurbaşkanlığını onaylamışlardı. Bu kesimler, %72.5 katılımın sağlandığı Türkiye’deki seçimde
Recep Tayyip Erdoğan’ın seçilmiş olmasını hazmedemeyeceklerdir.
Cumhurbaşkanının seçilmesiyle birlikte, Türkiye’yi yeni bir
heyecan bekliyor. AK Parti Genel Başkanı kim olacak? Önümüzdeki sonbaharda AK
Parti’nin olağan genel kongreye gitmesi kuvvetle muhtemeldir. Kongre sonucunda,
AK Parti’yi 2015 genel seçimlerine götürecek yeni kadro da şekillenmiş
olacaktır.
Türkiye’yi çok hassas ve önemli bir süreç bekliyor. Kendi
sorunlarını çözemeyen bir Türkiye’nin bölgede ve dünyada “lider ülke” olma
iddiası elbette ki gerçekçi olmayacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder