Ne
gecenin derin sessizliğinde,
Ne
gündüzün kalabalık sokaklarında!..
Ne
de denizlerin çekildiği kimsesiz sahillerde arama hüznünü?
Çünkü
hüznün hep benimle,
Yüreğimdeki
saklı evde Dilrûba!...
Taşlarda
hayat bulduk ya!...
Sen
lâl, ben kehribar…
Lâl sabrın olurken, kehribar şükrüm oldu…
Çaresizlik
mi?
İki
taşın ortak haykırışıydı Dilrûba!…
Gönül,
“Yâr!” diyerek inler ah û zar ile
Dil
lâl olup sükût eder, sabr-ı sebat ile…
Yakamoz
misali parlarken gözlerin karanlıkta…
Bir
nazar-ı takdirin,
Kalbimi
mecruh, ruhumu esir etti Dilrûba!...
Özlemin
bu cana ateşler saçarken,
Sensiz
ama seninle konuştum dün gece…
O
selvi boyunu, o mah yüzünü…
Uzaklarda ararken yaşlı gözlerim,
Hayalimden
bir an gitmez oldu Dilrûba!...
Memdoğlu…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder