Düşlerim hayat buluyorken gölgende,
Özlem
kokan yüzlerce kelimede kayboldum.
Lâl
olmuş yüreğim can verirken ellerinde,
Kaleminden
dökülen ayrılık şiiri oldum.
Bir
yetim rüzgârın soğuk bakışlarında,
Karanlık
kucaklıyor öksüz hayallerimi.
Toprak
yine bir ölümün yakarışında,
Ağlarken
için için, âmin diyor yine sessizlik.
Gözlerim
dalıyor, siyahlar simsiyaha.
Islansın
yine ruhum, ağlayayım bir daha.
Yâr’i
sevmenin adabı, çilenin keyfiyeti,
Sarılmışım
çileme, dönmem artık bir daha.
Çözülmemiş
düğümler düşüyor gökten,
Aklı
yalanlayan kalbime sağanak sağanak.
Neden
diyor, neden mehtap yok ki bu gece?
Neden
bir kelimede kilitlendi ki her hece?
Hazan
mevsiminde yine üzülmek mi var?
Acıyla
gözlerimden dökülüyor gözyaşı.
Zerresi
paslı kapı, çınarı yıkık duvar,
Emziriyor
üveyce tebessüm adlı ilacı.
Memdoğlu…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder