Havada muhabbet çiçeği kokusu...
Hüznün boğuntusu akın akın sarıyor ruhumu.
Sonbaharın
altın ve erguvan renkleri,
Kefen
misali örterken yeryüzünü;
Kulak
verdim acı kokan rüzgâr iniltilerine...
Gökyüzü
kızarıyor, bir gün daha bitiyor.
Günbatımının
parlak renkleri yine, yeniden…
Demet
demet ruhumu saran anılar eşliğinde,
Ufuktaki
ağaç dallarını tutuşturuyor.
İç
âlemim bir daha…
Kendisiyle yüzleşiyor.
Bakışların!..
Sessiz
dalgaların ipeksi dokunuşları gibi
Okşarken
burkuk yüreğimi.
İlkbaharın
dingin, yumuşak ahengine sor hasreti!..
Kazma
kürek eşeleyen bendeki “ben”e sor;
Uyumak
kolay ama!..
Sensiz
uyanmak ne zor.
Memdoğlu...