Benzi sararmış ruhum,
Çocuk gülüşlerindeki aydınlıkta
kaybolalı,
"An" oldu.
Yine!..
Susmanın sessizliğinde,
Sancılanıyor çığlıklarım.
Sedir ağacı gibi...
İçin için yanarken yüreğim,
Katran karası yaş döküyor hüzünlü
gözlerim.
Köle cennetine dönen edebî yâd
çölünde,
Genzime nefes...
Araftaki gri kâğıda
dökülen
Mahkûm düş(ünce)lerim.
Var'lığı "sükût" olan bu
âlemde,
Tefekkür orucuna başladı;
Lâl, şimdi dil'im.
Memdoğlu...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder